Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), hak ihlali kararından sonra 9 yıldır tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi gündeme gelirken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sorulan bir soru üzerine "Hukuki yollar sonuca ulaşmıştır. Demirtaş'ın tahliyesi hayırlara vesile olacaktır." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Bu ülke yargı ülkesidir. Yargı ne derse ona uyarız” açıklamasında bulundu.
30 BARODAN ORTAK AÇIKLAMA
AİHM’nin kararı ve yapılan açıklamaların ardından Selahattin Demirtaş’ın tahliye edilmesi yönündeki beklenti artarken, ortak açıklama yapan 30 ilin barosu da, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının uygulanması gerektiğini belirtti.
Adıyaman, Ağrı, Antalya, Aydın, Balıkesir, Batman, Bingöl, Bitlis, Burdur, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, İstanbul, Kars, Kastamonu, Manisa, Mardin, Muğla, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Tekirdağ, Tunceli, Van, Yalova ve Zonguldak barolarından yapılan ortak basın açıklamasında, şu ifadelere yer verildi; “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 8 Temmuz 2025 tarihli kararında Selahattin Demirtaş'ın tutukluluğunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 5'inci ve 18'inci maddelerini ihlal ettiğini tespit etmiş; bu tutukluluğun siyasi gerekçelerle sürdürüldüğünü açıkça belirtmiştir.
Bu karara yönelik itiraz, 3 Kasım 2025 tarihinde AİHM Büyük Dairesi tarafından reddedilmiş, böylece karar kesinleşmiştir.
Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının uygulanması hukuk devleti ilkesinin gereğidir ve bir zorunluluktur. Osman Kavala ve meslektaşımız Avukat Can Atalay ve aynı durumdaki herkes hakkındaki AİHM/AYM kararlarının yerine getirilmesinin geciktirildiği her gün, anayasal haklar ihlal edilmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2'nci maddesi, insan haklarına saygılı bir hukuk devleti olduğunu; 36'ncı maddesi, herkesin adil yargılanma hakkına sahip bulunduğunu; 90'ıncı maddesinin son fıkrası ise, temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşme hükümlerinin kanunların üstünde yer aldığını açık bir şekilde düzenlemektedir.
Bu açık anayasal çerçeveye rağmen AİHM kararlarının uygulanmaması, yalnızca bireysel hak ihlali değil, aynı zamanda Anayasa'ya ve uluslararası yükümlülüklere aykırılıktır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 46'ncı maddesi uyarınca taraf devletler, AİHM kararlarını kesinleştiği andan itibaren bağlayıcı biçimde uygulamakla yükümlüdür.
Biz imzacı barolar olarak, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının ivedilikle uygulanması ve bugüne kadar hak ihlali kararı verilenler hakkında gereğinin yapılması ve hukukun üstünlüğüne uygun davranılması talebimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.”
(Haber Merkezi)