Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ve görevden alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diploma davasında duruşma öncesi gerginlik yaşandı. Duruşma, İmamoğlu ve avukatlarının “büyük salona alınmazsa katılmayacakları” resti üzerine daha büyük bir salona taşındı. Ancak İmamoğlu ve avukatları davaya katılmama kararı aldı.
Mahkeme kararından döndü
Savcılığın itirazının kabul edilmesinin ardından avukat Mehmet Pehlivan’ın SEGBİS üzerinden duruşmaya bağlanmasına izin verilmedi. İmamoğlu, lisans diplomasının sahte olduğu iddiasıyla “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası talebiyle ikinci kez hakim karşısına çıkıyor.
Silivri’de gerginlik büyüdü
Duruşma küçük salona alındı, salon değişikliğinin ardından avukatlar ve izleyiciler içeri alınmadı. Jandarma ile avukatlar arasında gerginlik yaşandı; avukatlar barikatları aşarak salona girmeye çalıştı. Avukatlar ve izleyiciler “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbirimiz” sloganı attı.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a tepki göstererek şunları söyledi:
“Ekrem başkan diploma davasında avukatlar, gazeteciler, izleyiciler salona alınmıyor. Duruşmalara rahatlıkla girilsin (!) iddiasıyla Silivri’ye alınan duruşmada, bu kez de duruşmanın küçük salona alınması gerekçe gösterilerek kapılar duvar ediliyor. Duruşmalar aleni, Türkiye bir hukuk devleti değil mi Yılmaz Tunç?”
CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi İsmail Emre Telci ise yaşananları şöyle değerlendirdi:
“Burada yargı adına çok büyük bir ayıp yaşanıyor. Biz Adalet Bakanlığı'na bağlı bir duruşma salonuna avukatlar olarak sokulmuyoruz. Bunu herkesin takdirine sunuyoruz. Bu yapılan açık faşist bir uygulama. Burası sıkıyönetim mahkemeleri dönemi değil. Öyle olduğunu iddia ediyorlar. Burası duruşma salonu.”
Hakim duruşma salonunu terk etti
Hakim, duruşma salonunu terk etti. Jandarma komutanına talimat vermek üzere salondan ayrıldığı belirtildi. Söz konusu gerginlik sırasında basın mensuplarının bir kısmı da dışarıda kaldı.
İmamoğlu resti çekti
İmamoğlu ve avukatları, duruşma salonunun değişmemesi halinde duruşmaya katılmayacaklarını açıkladı. Bu kararın ardından yargılama 2 No’lu salona taşındı. Salona alınmayan avukatlar ve izleyiciler İzmir Marşı söyledi.
Davayı takip eden gazeteci Hilmi Hacaloğlu, İmamoğlu'nun müdafileri Fikret İlkiz, Hasan Fehmi Demir ve Tora Pekin’in duruşma salonuna girmediğini ve binadan ayrıldığını aktardı. İmamoğlu’nun ailesi de Silivri’den ayrıldı. Dilek İmamoğlu, “Haklılığımızı sonuna kadar arayacağız. Bizim haklı olduğumuz bir dava.” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, İmamoğlu’nun duruşmaya katılmama kararına ilişkin şunları kaydetti:
“Bugün Silivri'de saat 11:00'de başlayan bir ceza davası görülecek idi. Bugün için 1 No'lu salonda duruşmanın yapılacağı söylendi. Saat 08.00 itibariyle hem avukatlar hem seyirciler duruşma salonunun önündeydi. Saat 12'ye kadar duruşmaya kimse alınmadı. Avukatların adliye binasına alınmaması, duruşma salonuna sığmamak ne demek? Silivri'de en az 2 büyük duruşma salonu varken; avukatların baro odasına bile girmeye izin vermiyorsunuz.
2-3-4 salon tartışmaları arasında hakim en küçük salona geldi ve 'ne demek avukatların salona gelmemesi' dedi. Ekrem İmamoğlu'nun avukatları, müdafiler içeri giremedi. Duruşmaların aleni olması gerekirken seyirciler de içeri alınmadılar. Bu nedenle müdafi arkadaşlarımız gönderdikleri dilekçeyle bu şartlar altında giremeyeceklerini söylediler ve kayıt altına aldılar.
İmamoğlu'nun zorla salona getirilmesi söz konusu olamaz. Olağan yargılama koşulları sağlandığında Ekrem İmamoğlu salonda olacaktır.”