Son yıllarda Türkiye futbolunda dikkat çekici bir değişim yaşanıyor. Uzun yıllar boyunca futbol başarılarının belirli bölgelerde yoğunlaştığı algısı, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu kulüplerinin yükselişiyle ciddi biçimde sarsılmış durumda. Bu yükselişin en somut ve çarpıcı örneklerinden biri ise hiç şüphesiz 12 Bingölspor Futbol Kulübü’dür.

Bölgesel Amatör Lig’de (BAL) üst üste şampiyonluk mücadelesi vererek adım adım zirveye yürüyen 12 Bingölspor, sonunda 3. Lig’e yükselmeyi başarmış; bununla da yetinmeyip bu ligde 10 puan farkla lider konuma gelerek 2. Lig’e çıkmayı büyük oranda garantilemiştir. Bu tablo, Türk futbolunda “tesadüf” olarak açıklanamayacak kadar net ve güçlüdür.

Futbolun En Zor Başarı Alanı: Takım Oyunu

Futbol, takım oyunlarının belki de en karmaşık ve en zor olanıdır. Başarı; yalnızca sahaya çıkan 11 oyuncunun performansına değil, kulüp başkanından teknik heyete, altyapıdan tribündeki seyirciye, hakemden federasyon kararlarına kadar birçok unsurun bir araya gelmesine bağlıdır. Bu denli çok değişkenin olduğu bir alanda istikrarlı başarı yakalamak, ciddi bir yönetim aklı ve güçlü bir futbol kültürü gerektirir.

12 Bingölspor’un başarısı tam da bu noktada anlam kazanmaktadır. Kulüp; yönetim istikrarı, futbolcu uyumu, teknik kadronun disiplini ve şehirle kurduğu güçlü bağ sayesinde bu unsurların büyük bölümünü aşmayı başarmıştır. Sahadaki mücadele gücü, oyun disiplini ve kazanma alışkanlığı bunun en açık göstergesidir.

Peki Fren Nereden Geliyor?

Ancak ne yazık ki başarı hikâyesi her zaman yalnızca saha içiyle sınırlı kalmamaktadır. Özellikle son maçta yaşanan hakem kararları ve sonrasında Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) verdiği ağır ve tartışmalı cezalar, kamuoyunda ciddi soru işaretleri oluşturmuştur. Tartışmalı pozisyonlar, orantısız disiplin yaptırımları ve en uç noktalara varan cezalar, “başarı mı cezalandırılıyor?” sorusunu beraberinde getirmiştir.

Futbolun adalet duygusu zedelendiğinde, yalnızca bir kulüp değil; o kulübün temsil ettiği şehir, bölge ve futbol iklimi de zarar görür. Doğu futbolunun yükselişi, Türk futbolu adına bir tehdit değil; aksine bir zenginliktir. Bu yükselişe fren yapılması, sadece sportif adalete değil, futbolun birleştirici ruhuna da aykırıdır.

Sonuç: Başarı Sahada Olmalı, Engel Masada Değil

12 Bingölspor’un bugün geldiği nokta, emeğin, inancın ve doğru yönetimin doğal bir sonucudur. Bu başarıyı gölgeleyen her türlü haksızlık, Türk futbolunun ilerlemesine değil, gerilemesine hizmet eder. Federasyonların temel görevi; sahadaki emeği korumak, adaleti tesis etmek ve futbolun her bölgede eşit şartlarda gelişmesini sağlamak olmalıdır.

12 Bingölspor’a Ağır Ceza!
12 Bingölspor’a Ağır Ceza!
İçeriği Görüntüle

Unutulmamalıdır ki futbol, yalnızca büyük şehirlerin değil; Anadolu’nun, Doğu’nun ve tüm ülkenin ortak değeridir. 12 Bingölspor’un hikâyesi, bu gerçeğin güçlü bir kanıtıdır. Bu hikâyeye ket vurmak yerine, Türk futbolunun geleceği adına sahip çıkmak gerekir.