DEM Partinin, sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması amacıyla meclise sunduğu araştırma önerisi üzerine söz alan AK Parti Bingöl Milletvekili Zeki Korkutata, “Sendikal haklar ve özgür toplu pazarlıkları AK Parti hükûmetlerinin sosyal politikasında her zaman önemli bir yer tutmuştur. Biz emeği kutsal gören, alın terini aziz bilen bir siyasi hareketin temsilcileriyiz” dedi.

Yüksel Güran’ın Cezaevindeki Son Hali Ortaya Çıktı Yüksel Güran’ın Cezaevindeki Son Hali Ortaya Çıktı

Çalışanların örgütlenme özgürlüğünün insani, ahlaki ve Anayasal bir hak olduğunu ve bu bilinçle hareket ettiklerini belirten Korkutata, şöyle devam etti; “2002'den bu yana insan onurunun ve alın terinin kıymetini esas alan bir anlayışla sendikal hakların güçlendirilmesi ve işçilerimizin refahının artırılması yönünde birçok adım attık. Bu çerçevede, çalışma hayatımızda emeğin hukukunu koruyan, sendikal hakları geliştiren ve refahı tabana yaymayı hedefleyen büyük reformları hayata geçirdik. 2012 yılında 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nu çıkararak Türkiye'de sendikal hakları devrim niteliğinde bir değişimle güçlendirdik. Sendikaların kurulmasını kolaylaştırdık, sendika üyeliği ve üyelikten çekilme işlemlerinde noter şartını kaldırarak e-devlet üzerinden yapılabilir hâle getirdik. 15 yaşını dolduran gençlerimize sendikal örgütlenme hakkı tanıdık, iş kolu barajında düzenlemeler yaptık. Aynı iş kolunda birden fazla işverenine bağlı çalışan işçilerimize birden fazla sendikaya üye olabilme hakkını getirdik. Toplu iş sözleşmesi süreçlerini kolaylaştırdık, toplu pazarlık sürecini kısalttık, grev ve lokavt yasaklarının kapsamını daralttık. İş yeri sendika temsilcilerinin güvencelerini artırdık. Sendikaların mali denetimini bağımsız yeminli mali müşavirlere bıraktık ve daha nice düzenlemeyle emekçilerimizin elini kuvvetlendirdik, haklarını teminat altına aldık. Bu adımlarla kamuda sendikalaşma oranı 2002'de yüzde 50'den bugün yüzde 75,2'ye yükselmiştir. İşçi sendikalaşma oranı ilk kez düzenli yayımlanmaya başlandığı tarih olan 2013'te yüzde 9,21 iken, bugün işçilerin 14,97'si sendika üyesidir. Sendikacılığın yanı sıra, çalışma hayatımızın her safhasında işinin refahını artıracak adımları da kararlılıkla attık. Bu adımlarımızda sosyal adalet ve insan onuruna yakışır çalışma anlayışıyla hareket ettik, tüm sosyal tarafları sürece kattık.”

Konuşmasında sendikalaşma oranı meselesine de değinen Hülakü, “daha gidecek yolumuz vardır ancak bu süreci sadece yasal düzenlemelerle değerlendirmek eksik olur. Sendikalaşmanın artması, aynı zamanda iş gücü piyasalarının dinamikleri, işçilerin tercihleri, sendikacılık kültürü ve sivil toplum bilincinin yaygınlığıyla da ilişkilidir.

Dolayısıyla, burada tek sorumlu olarak hükûmeti göstermek haksız ve kolaycı bir yaklaşım olur.

Biz söz değil, hizmet üretiyoruz.

Önümüzdeki süreçte de sendikal hakları daha da genişletmeye; işçimizin, emekçimizin, hak ve özlüklerini, refahlarını daha da güçlendirmeye kararlıyız” dedi.

(Haber Merkezi)