Bingöl
09 Mayıs, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.29
  • EURO
    34.83
  • ALTIN
    2404.4
  • BIST
    10247.75
  • BTC
    61544.177$

ÜÇ MASUM ÇOCUK CİHAN, SERHAT, FERHAT, 

10 Ocak 2024, Çarşamba 17:19
ÜÇ MASUM ÇOCUK CİHAN, SERHAT, FERHAT, 

“Sevginiz, kalbimde hiç solmayacak güller gibi.”

"Diyorlar ki dağda kâr yağmış,

Gözüm senin yolunda.

Tipi fırtına patlamış,

Gülümün yolunu kapatmış.

Keşke ben  orada olsaydım.

Gülüme siper olsaydım.

Karın tozu bana değseydi.

Gülümün yüzü üşümeseydi.

Zalim rüzgar yukarıdan geliyor.

Karı tozu kendisinde taşıyor.

Gülümün yüzüne vuruyor.

Gülümün yüzünü donduruyor." 

14 Eylül 1998 pazartesi okullar açıldığı gün.

Güneş ufukta batıya yönelmişti.

Tek katlı evimizin kapısı çalındı.

Köyden hısımlarımızdan ansızın misafirimiz geldi.

Akrabamızı görmek sevindiriciydi.

Hayırdır İNŞAALLAH demekten kendimizi alamadık.

Sağ elinin avuç içini göğüs kafesinin üzerinde, kalbinden karın boşluğuna doğru sürükledi.

"Ürkek ve titrek bir sesle "korkuyorum" dedi.

Hüzünlenmiş,

Gözlerinde yaşlar birikmişti.

Gözleri gözlerimde kaldı.

"Cihan'ımı yatılı okula bıraktım." 

"İçimde bir korku var, korkuyorum." dedi.

Bizde hayırlısı olsun dedik.

ALLAH büyüktür. 

Orada yüzlerce çocuk var... teselli sözlerinin anlamı olmadı.

"İçimde bir korku var, korkuyorum." dedi durdu.

Daha on sene öncesine kadar köylerinde yüzlerce hane, binlerce köy sakini, onlarca okul, yüzlerce öğrenci vardı.

Coğrafi durumunun zorluklarına rağmen, ekonomik ve sosyal yönden gayet iyi durumdaydılar.

Temiz havası, organik iaşeleri ile sağlıklı bir yaşantıları vardı.

Toplumsal dayanışmanın verdiği psikolojik rahatlıkta ayrı bir mutluluktu.

Izdırapları, sevinçleri, kederleri ortaktı.

Ne olduysa yıllar içerisinde tüm dengeler değişmişti.

Tükenmez sorularına cevap bulmaya  çalıştığı dalıp giden gözlerinden belliydi. 

Toplumsal, ekonomik, sosyal sorunların beş domino taşının arka arkaya sıralanarak birbirini düşürmesine benzer yıkımlar bir kartopu gibi büyüdükçe büyümüştü.

Göçler olmuş, haneler azalmış, öğrencilerin yokluğu okullarında viran olmasına neden olmuştu. 

Bunun sonucunda ögrenciler taşınabilir yerlerde taşımalı sistemle ya da zorunlu olarak yatılı okullarda eğitim öğretimlerine anne baba sevgisine en çok ihtiyaç duyulan zamanlarda devam etmek zorunda kaldılar. 

Annelerin gözü yaşlı,yüreği yaralıydı. 

Kaygılarla uykusuz geceleri peşisıra devirmeye çalışıyorlardı.

Babalar şefkati ve duaları ile hafta tatillerini dört gözle bekliyorlardı.

Ebeveynlerinin koruma ve kollamasına muhtaç oğulları o minicik kalpleri, o masum yavruları burunlarında tütüyordu.

Sağ elinin avuç içini göğüs kafesinin üzerinde kalbinden karın boşluğuna doğru sürükledi.

"Ürkek ve titrek bir sesle "korkuyorum" dedi.

Hüzünlenmiş,

Gözlerinde yaşlar birikmişti.

Gözleri gözlerimizde kaldı.

"Cihan'ımı yatılı okula bıraktım." 

"İçimde bir korku var, korkuyorum." dedi.

Önsezileri  (hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içine doğma)  onu haklı çıkarmış tam altı ay sonra 16.03.1999 sonra dile getirdiği korku ve kaygılarını doğrulayacak trajedi yaşanmıştı.

Önce şayialar dolaştı. 

Ardından gazete haberleri doğruladı..

"Bingöl Ilıcalar Yatılı  İlköğretim Bölge Okulu'nda okuyan ve haftasonu köylerine giderken tipiye yakalanarak donan üç öğrencinin naaşı, tesadüfen bulundu.

Cuma günü okuldan ayrılan birinci sınıf öğrencileri sekiz  yaşındaki Serhat ve ağabeyi on yaşındaki Ferhat ile arkadaşları dokuz yaşındaki Cihan köylerine giderken
Ova(Deşt) Köprüsü yakınlarında tipiye yakalandı.

Sütlüce Köyü'ndeki evlerine gitmeye çalışan Serhat ve   Ferhat ile Kabaçalı(Pircan)Köyü'ne giden Cihan, yollarını kaybedince donarak yaşamını yitirdi.

Öğretmenlerinin eve gittiklerini, anne ve babalarının ise okulda kaldıklarını sandıkları üç masumun naaşı, dün sabah Bingöl'e gelen köylüler tarafından Ova (Deşt) Köprüsü yakınlarında bulundu.
Sağ elinin avuç içini göğüs kafesinin üzerinde kalbinden karın boşluğuna doğru sürükledi.

"Ürkek ve titrek bir sesle "korkuyorum" dedi.
 
Hüzünlenmiş,

Gözlerinde yaşlar birikmişti.

Gözleri gözlerimizde kaldı.

"Cihan'ımı yatılı okula bıraktım." 

"İçimde bir korku var, korkuyorum." dedi.

Ve öylece sustu kaldı.

ALLAH cennet melekleri olan üç eğitim şehidimize rahmet eylesin.

Yorum Yazın