Deva Partisi Bingöl İl Başkanı Nihat Baraç, çeyrek asırlık AK Parti iktidarını ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni sert sözlerle eleştirdi. Baraç, özellikle ekonomik kriz, hayat pahalılığı ve liyakat sorunlarına dikkat çekerek, hükümetin politikalarının halkı daha da fakirleştirdiğini ifade etti.
Baraç açıklamalarında şunları kaydetti:
“Çeyrek asırlık AKP iktidarı ve tek adam rejiminin lideri R.T. Erdoğan’ın bu ülkeye kaybettirdiklerini saymakla bitiremeyiz. "Ben ekonomistim" dedikten sonra, ekonominin geldiği durum her geçen gün daha fazla hissediliyor. Alım gücü azalıyor, halk her geçen gün fakirleşiyor. Halka, zam yapanları protesto edin diyor. Edelim etmesine de, peki elektriğe, doğalgaza, benzine, mazota gelen zamları nasıl protesto edeceğiz?
Asgari ücretliye %30 zam, memura ve memur emeklisine %11 zam, diğer emeklilere %14 zam yapılırken; elektriğe ve doğalgaza %40 zam geliyor. Benzine ve mazota ise neredeyse her akşam zam yapılıyor. Halk her gün fakirleşirken, kur korumalı sistemle zenginler yattıkları yerden daha da zenginleşiyor. Peki, kimin cebinden? Tabii ki bizim cebimizden!
Ekonomik sıkıntılardan dolayı tasarruf çağrısı yapıyorlar. O tasarrufa halk uyuyor ama saraydakilere tasarruf dokunmuyor. "Sabır, sabır, sabır" diyorlar da, o sabrı neden bizden istiyorlar? İktidara mensup olan herkesin de o sabırlara uyması gerekmiyor mu? Tasarruf baştan başlar; halka örnek olmak için. Ama ne hikmetse yeni araçlar almaya devam ediyorlar.
Artık zamlar "güncelleme" adı altında yapılıyor. Ahh o güncellemelerden asgari ücretliye, emekliye, memura da olsa...
Eğitim bitti, liyakatsizlik diz boyu. Sağlık deseniz, şehir hastaneleri müşteri hizmeti veriyor. Tabii randevu bulabilirseniz! Aile hekimlerinin eli kolu bağlandı. Antibiyotik, grip ilacı, mide koruyucu ve ağrı kesici yazamıyorlar. Neden? Çünkü şehir hastanelerine ve özel hastanelere müşteri lazım.
Adalet artık kişiselleştirilmiş, kişiye göre adalet! Saray rejimlerinde halklar daha fakir, daha adaletsiz bir monarşik yönetim düzeninde yaşar. Sarayda yaşayanlar kendilerini düşünür, halkı değil. Saray rejimlerinin yalakası, üçkâğıtçısı, entrikacısı, iftiracısı, kumpascısı, hilebazı bitmez. Yolsuzluk ve yoksulluk eksik olmaz.
Allahtan biz Cumhuriyet rejimindeyiz de bu konuda rahatız(!). Halk yokluk ve yoksulluk çekerken, iktidar çevresinde "huzur" adı altında kaç yerden maaş alanlar var. Bu hak mı? Bu halka reva mı? Eski Maliye Bakanı damadın dediği gibi: "Şubat, Ocak’tan iyi olacak, Mart Şubat’tan iyi olacak."
2025, 2024’ten iyi olacak, enflasyon düşecek! Hadi, sabır sabır... Kestane ballı manda yoğurdu yiyin, hasta da olmazsınız!”
HABER MERKEZİ