Bingöl Üniversitesi Siyaset, Edebiyat, Sanat (S.E.S) Kulübü tarafından düzenlenen “Kadına Şiddet ve Hukuki Korunma Yolları” konulu seminer, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) konferans salonunda gerçekleştirildi. Kadına yönelik şiddetle mücadeleye dikkat çekmek amacıyla organize edilen etkinlik, öğrencilerden yoğun ilgi gördü. Programda hem kadınların yasal hakları anlatıldı hem de toplumsal farkındalık mesajları verildi. Etkinlik sonunda düzenlenen şiir ve müzik dinletisiyle katılımcılar duygusal anlar yaşadı.
“KADIN HAKLARI ORTAK VİCDANIMIZDIR”
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan S.E.S Kulübü Başkanı Korkutata, kadınların yaşam hakkı ve güvenliği konusundaki sorunlara dikkat çekti. Korkutata, son dönemlerde yaşanan kadın cinayetleri ve artan şiddet olaylarının toplumun vicdanını derinden yaraladığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bugün burada hepimiz, ortak vicdanımız olan kadın haklarını konuşmak için toplandık. Son günlerde hepimizi derinden üzen olaylar karşısında sessiz kalamayız. Rojin Kabaiş için bir kez daha adalet çağrısında bulunuyoruz. Çünkü bir kişi için sağlanan adalet, hepimiz için bir umuttur. Ses Kulübü olarak her fırsatta Rojin için adalet çağrısında bulunmaya devam edeceğiz. Kadınların özgür, eşit ve güvende yaşadığı bir dünya için mücadelemiz sürecek.”
“ŞİDDET ARTIK DİJİTAL ORTAMLARDA DA KARŞIMIZA ÇIKIYOR”
Seminerin konuk konuşmacısı Bingöl Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Çakabey Erdoğan, kadına yönelik şiddetin yalnızca fiziksel değil, çok boyutlu bir sorun olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, şiddetin günümüzde farklı biçimlerde karşımıza çıktığını belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“Kadına şiddet sadece fiziksel olarak görülmemeli. Psikolojik, ekonomik, sosyal ve özellikle son dönemde giderek artan dijital şiddet, ciddi bir tehdit oluşturuyor. Özellikle mesajlaşma yoluyla yapılan şantajlar, özel görüntülerin izinsiz paylaşılması ve bunların cinsel sömürüye dönüştürülmesi son derece tehlikeli bir hale geldi. Bu tür vakalar, kadınların özel hayatlarını tehdit ediyor ve psikolojik olarak yıpratıyor. Artık şiddetin dijital boyutuna karşı da hukuki ve toplumsal mücadele verilmesi gerekiyor.”
Avukat Erdoğan, boşanma davalarının büyük bir kısmının da temelinde şiddet unsurlarının yer aldığını vurgulayarak, hukuki yolların bilinmesinin kadınlar için hayati öneme sahip olduğunu ifade etti.
“FARKINDALIK OLUŞTURMAK EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ”
Seminer boyunca hem öğrenciler hem de akademisyenler, kadına şiddetle mücadelede toplumsal farkındalığın artırılması gerektiği konusunda görüşlerini paylaştı. Katılımcılar, özellikle gençlerin bilinçlendirilmesinin, gelecekte daha adil ve eşit bir toplumun temellerini atmada önemli bir adım olduğunu dile getirdi.
Program sonunda öğrencilere yönelik kısa bir şiir ve müzik dinletisi gerçekleştirildi. Kadın temalı eserlerin seslendirildiği dinleti, duygusal anlara sahne oldu. Katılımcılar, etkinliğin yalnızca bir seminer değil, aynı zamanda vicdani bir çağrı niteliği taşıdığını ifade etti.
“ADALET ARAYIŞI DEVAM EDECEK”
Etkinlik, katılımcıların “Kadına Şiddete Hayır” mesajlarıyla sona erdi. S.E.S Kulübü üyeleri, bu tür farkındalık etkinliklerinin yıl boyunca devam edeceğini ve kadına yönelik şiddete karşı üniversite öğrencilerinin aktif rol almaya devam edeceğini duyurdu.
Kulüp, “Bir kişi için sağlanan adalet hepimiz için bir umuttur” sloganıyla Rojin Kabaiş davası özelinde adalet çağrısını yinelerken, kadınların yaşam hakkına saygı gösterilen, güvenli bir toplum inşa etme kararlılığını bir kez daha vurguladı.
HABER: EYLEM ÖZEN
