DEM Partisi’nin “Barış ve Demokrasi Toplum Buluşmaları” kapsamında düzenlenen etkinlik Bingöl’de geniş katılımla gerçekleşti. Diamond Düğün Salonunda gerçekleşen Programa DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Pervin Buldan, Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü ile parti yöneticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

“BİNGÖL MÜCADELENİN VE KARARLILIĞIN KENTİDİR”

Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan, konuşmasında halkla daha fazla bir araya geleceklerini ve mücadeleyi toplumla birlikte büyüteceklerini belirtti.

Bakırhan konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Bingöl’e yakışır bir kalabalıkla bir aradayız. Kimse ‘Bingöl unutuldu’ demesin. Bingöl, işte böyle kendini hatırlatır. Bingöl hiçbir zaman baskıya, hileye, yalana, dolana yenilmez. Çünkü Bingöl kahramanların, mücadelenin kentidir.”

Bakırhan, Bingöl'ün hak ettiği yere yeniden kavuşacağını belirterek, DEM Parti’nin tüm inanç ve kimlikleri kapsayan demokratik bir parti olduğunu vurguladı.

Whatsapp Image 2025 11 21 At 17.24.28 (2)“BÜTÜN BASKILARA RAĞMEN DİRENDİNİZ VE BU SÜRECİN ÖNÜNÜ AÇTINIZ.”

Bakırhan Konuşmasında Şunları Kaydetti:

“Bu ülke demokrasiye kavuşacaksa, DEM Parti’nin bütün renkleri kapsayan anlayışıyla kavuşacaktır. Böyle olursa ne kavga olur, ne çatışma olur, ne de ülkenin enerjisi ve ekonomisi boşa harcanır. Bugün Pervin Başkan ile birlikte siz değerli halkımıza bu süreci anlatmak için buradayız. Çok önemli ve tarihi bir süreçten geçiyoruz.

Yüz yıldır bu ülkede isyanlara, acılara ve baskılara yol açmış, ülkenin ekonomik ve toplumsal enerjisini tüketmiş bir meseleyi konuşuyoruz. Cumhuriyet kurulduğunda bu toprakların asli unsurlarından olan Kürtlerin meselesini konuşuyoruz. Bin yıllardır bu topraklarda yaşayan ama hak ettiği demokratik haklara hâlâ sahip olamayan, buna rağmen özgürlük, demokrasi, anadil ve irade mücadelesinden vazgeçmeyen bir halkın meselesini konuşuyoruz.

Artık sadece biz değil, Türkiye konuşuyor. Meclis konuşuyor. İmralı Adası’nda kurulan müzakere ve diyalog masası konuşuyor. Öncelikle şunu belirtmek isterim; bugün yeniden bir masanın kurulmasına sebep olan, Kürt meselesinin müzakere ile çözülmesi için emek veren halkımıza bin kez teşekkür ediyorum. Duruşunuz ve direnişiniz olmasaydı ne masa olurdu ne de bugün bu meseleyi bu boyutta konuşabiliyor olurduk.

Siz, bütün baskılara rağmen direndiniz ve bu sürecin önünü açtınız. Bizler de sizin bu onurlu mücadelenize layık olmak için demokratik hakların tanınması adına sonuna kadar mücadele edeceğiz. Dilimizin özgürleşmesi, kimliğimizin tanınması için yine birlikte mücadele edeceğiz.”

“TÜRKİYE, KÜRT MESELESİNİ ÇÖZMEDİĞİ İÇİN ORTADOĞU’DA ETKİSİZ KALMIŞTIR”

“Şimdi hasretleri bitirme, kavuşma ve bu Cumhuriyeti demokratikleştirerek eşit yurttaşlıkta buluşma zamanıdır. Bu sadece Kürtler için değil, Türkiye için de gereklidir. Türkiye, Kürt meselesini çözmediği için Ortadoğu’da etkisiz kalmıştır. Kürt meselesi çözülmediği için ülke milyonlarca dolarını çatışmalar için harcamış, vatandaşın alın terinin karşılığını alamadığı bir ekonomik tablo ortaya çıkmıştır.

Bu mesele çözülürse; annelerin gözyaşı dinecek, tabutlar değil demokrasi yürüyecek. Tekçi ve ırkçı politikalar son bulacak. Gençler uyuşturucu bataklığından kurtulacak.

Bugün Bingöl’de olduğu gibi, yüzlerce, binlerce insan bu sürece sahip çıkarsa; emin olun acısız, gözyaşsız, ekonomik kaygıların olmadığı bir Türkiye mümkündür.”

Whatsapp Image 2025 11 21 At 17.24.28 (1)“BİNGÖL’DEKİ GİBİ YÜZLERCE USULSÜZLÜĞÜN TESPİT EDİLDİĞİ RAPORLAR, BİZİM BELEDİYELERİMİZ İÇİN YAZILMAZ.”

“Türkiye’de ciddi bir rant ekonomisi var. Ülkenin bütçesi, bir avuç sermaye çevresi ile iktidar partisi yandaşlarına gidiyor. Bu mesele çözülmediği için yerel yönetimler yeterince denetlenmiyor. Bizim yerel yönetimlerimize kayyum atanıyor. Çünkü bizim yöneticilerimiz iyi örnektir. Bingöl’deki gibi Sayıştay’ın yüzlerce usulsüzlük tespit ettiği raporlar, bizim belediyelerimiz hakkında yazılmaz.

Bizim yerel yönetimlerimiz rantçılık yapmaz, yolsuzluk yapmaz; yolsuzluk yapanı da bünyemizde barındırmayız. Emin olun, bu iktidar da devlet de bunu bizden daha iyi biliyor. Dolayısıyla bu mesele çözülmediği için ciddi bir çürüme ve yozlaşma yaşanıyor. Neredeyse en kırsal ilçelerimizde bile uyuşturucu ve kriminal olaylar artmış durumda. Çünkü sorun çözülmedi ve bu çürümeyi üretiyor.

Barış en meşru taleptir. Barıştan daha meşru bir şey yoktur. 86 milyonu ilgilendiren bir mesele, bürokratik çekişmelere indirgenemez. Halkın vicdanı diyor ki: Barış meşrudur. Biz de halkın vicdanından yana olmaya devam edeceğiz.”

İmralı Heyeti Üyesi Pervin Buldan konuşmasında şunları söyledi:

“Bu görüntü beni oldukça umutlandırdı. Bingöl’e ilk defa gelmiyorum; eş genel başkanlık dönemimde de birçok kez ziyaretlerim oldu. Ancak bu programın şimdiye kadar gördüğüm en coşkulu, en görkemli ve en umut dolu buluşma olduğunu özellikle vurgulamak isterim.

Herkesin gözünde heyecan, yüreğinde büyük bir umut var. Sürecin nasıl sonuçlanacağını, bir barış sürecine nasıl evrileceğini herkes yakından takip ediyor. Salonun bu kadar dolu olması da aslında bunun bir göstergesi.

Whatsapp Image 2025 11 21 At 17.24.28Bugün yalnızca Kürtlerin değil, Türkiye’deki tüm halkların, kadınların, gençlerin büyük bir beklenti içinde olduğu tarihi bir süreçten bahsediyoruz. Türkiye’nin önünde önemli bir fırsat var; doğru değerlendirilmesi halinde bu fırsatın barışa dönüşmesi mümkün.

En son 3 Kasım tarihinde Sayın Abdullah Öcalan ile yaptığım görüşmede, gittiğimiz her yere özel selamlarını iletmemi istedi. Bingöl halkına özellikle selam gönderdi. Aralık ayının ilk haftasında yeni bir görüşme daha yapmayı planlıyoruz. Döneceğimizde, Bingöl halkının coşkusunu, umudunu ve sürece sahip çıkışını kendisine aktaracağız. Eminim Bingöl ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulunacaktır.

Her görüşmemizde Sayın Öcalan oldukça kararlı, umutlu ve heyecanlı. Sağlığı yerinde, iradesi güçlü ve özgüveni tam. Başlattığı sürece, arkadaşlarına ve halkımıza duyduğu güven sonsuz. Halkın bu süreci sahiplenişi de bunun en büyük göstergesi.

Belki bu süreç, Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim’deki çağrısıyla başladı. Bu çağrı kıymetlidir. Devletin bu sürece sahip çıkması ve Cumhur İttifakı’nın destek vermesi önemlidir. Aynı şekilde Kürt siyasi hareketinin attığı adımlar da sürecin belirli bir aşamaya gelmesine katkı sunmuştur.

Elbette akıllarda soru işaretleri var:

‘Neden süreç yavaş ilerliyor? Neden adımları hep biz atıyoruz? Neden cezaevlerinde tahliyeler hâlâ başlamadı?’

Bu soruları hepimiz biliyoruz. Ancak verilecek en doğru cevap sabırdır, zamandır.

27 Şubat çağrısı önemliydi ve toplum tarafından sahiplenildi. Bu çağrının gerekleri yerine getirildikçe süreç ilerlemeye devam edecek. Cezaevleri başta olmak üzere, tüm beklentiler konusunda adımların yavaş yavaş atıldığına hep birlikte şahit olacağız.”

HABER: EYLEM ÖZEN/HASRET DAYANIR

MHP Bingöl İl Başkanlığı’ndan Ev ve İş Yeri Ziyaretleri
MHP Bingöl İl Başkanlığı’ndan Ev ve İş Yeri Ziyaretleri
İçeriği Görüntüle