Fay Hatlarıyla Dolu Bir Bölgede Yaşıyoruz!

Doğu Anadolu'nun birçok yerini etkileyen ve 11 ilimizi kapsayan 6 Şubat 2023 tarihli depremin ardından bir yıl geçmesine rağmen, hala bölgedeki insanların yaşadığı zorluklar devam ediyor. DEM Parti Bingöl İl Başkanı Hasan Soysal, depremin yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, felaketin etkilerine ve hükümetin tepkisine dikkat çekti.

Soysal, "Bugün 6 Şubat 2024. 6 Şubat 2023 tarihinde Doğu Anadolu'nun birkaç yerinde meydana gelen on bir ilimizi kapsayan bir deprem olmuştu. O depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyoruz. Kalanlarına sağlık diliyoruz." diyerek depremin kayıplarını hatırlattı.

İnsanlarımız Hala Yaşam Mücadelesi Veriyor!

Ayrıca, depremin etkilediği insanların hala çadırlarda, konteynerlerde ve geçici barakalarda yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çeken Soysal, "Üzerinden bir yıl geçmesine rağmen hala insanlarımız konteynerlerde, çadırlarda ve derme, çatma barakalarda yaşam mücadelesi vermektedir." ifadelerini kullandı.

Deprem Öngörülebilir Ve Önlenebilir Doğal Olaydır!

Soysal, hükümetin deprem öncesinde ve sonrasında aldığı tedbirlerin yetersizliğine vurgu yaparak, "Deprem öngörülebilir ve önlenebilir doğal olaydır. Bu yaklaşımlar ölümlere bile coğrafi yaklaşıldığını etnik köken üzerinden değerlendirildiğinin açık bir göstergesidir." şeklinde eleştirilerde bulundu.

2000’li Yıllardan Beri Aynı Politikayı Görüyoruz!

Dünyanın çeşitli yerlerinde deprem olduğuna dikkat çeken Soysal, devamında şöyle konuştu: “Biliyorsunuz dünyanın çeşitli yerlerinde deprem olmaktadır. Bu depremlerle insanların tedbir alması sonucu hayatını kaybeden insan sayısı minimumdur. Japonya’da 9,9 şiddetinde deprem olmasına rağmen kent merkezinde 140 tane yaralı olmuştu. O da reklam panolarının üzerlerinde devrilmesi, çatılardan bir şey düşmesi sonucu üç ölü ve iki kalp krizi geçiren olmuştu. Bizim coğrafyamız deprem bölgesidir. Fay hatlarıyla dolu bir bölgede yaşıyoruz. Fakat maalesef hükümet hiçbir zaman doğru bir tedbir almamış, uygun yapılar yapmamışlar. Göstermelik olarak yıkılan binaların, müteahhitlerine ceza verilmektedir. Oda göstermelik ve semboliktir. 2000’li yıllardan beri aynı politikayı görüyoruz. Bir tane günah keçisi bulup ona bir ceza veriyorlar fakat biz biliyoruz ki tek başına müteahhit sorumlu değildir. Ona izin veren belediyesi var, onu denetleyeni var. Onun iş güvenliği vardır.  Onun projesini çizenler vardır. O projeye onay verenler vardır. Zemin etütlerini yapan mühendisler vardır zemin etüdü yapılan raporların değerlendiren merkezler vardır. Bunların hiçbiri sorumlu görülmemektedir

Deprem Vergileri Doğru Alanlarda Kullanılmıyor!

Son olarak, vatandaşların verdiği deprem vergilerinin yeterince doğru alanlara harcanmadığına dikkat çeken Soysal, "1999 yılından beri deprem vergisi adı altında özel iletişim ve tüketim vergileri konulmakta. Hala o vergiler kesilmektedir. Fakat bütçemizde depreme ayrılan bir pay olmadığını görüyorum." dedi.

HABER: EYLEM ÖZEN/ABDULLAH ÇAKIL