Bingöl kadın platformu Bursaspor - Somaspor karşılaşmasında bir grup Bursaspor taraftarının, Kürt siyasetçi Leyla Zana’yı hedef alan cinsiyetçi söylemleri dolayısyla basın açıklamasında bulundu.
BİLİNÇLİ VE İDEOLOJİK BİR SALDIRIDIR!
‘Bu saldırı ne münferittir ne de sürprizdir’ diyen kadın platformu, Bursaspor tribünlerinin uzun süredir şovenizm, ırkçılık ve nefret söylemiyle anıldığını ifade ederek şunları kaydetti:
“Daha önce Amedspor karşılaşmalarında faili meçhul cinayetleri çağrıştıran sembollerin tribünlere taşınması, “Yeşil” ve “Beyaz Toros” göndermeleriyle Kürtlere yönelik açık tehditlerin normalleştirilmesi bu sicilin parçasıdır. Bugün Leyla Zana’ya yönelen saldırı, bu sürekliliğin yeni bir halkasıdır.
Leyla Zana şahsında hedef alınan yalnızca bir siyasetçi değildir. Hedef alınan; Kürt kadınlarının kamusal alandaki varlığı, söz söyleme hakkı ve barış mücadelesidir. Ataerkil ve milliyetçi zihniyet, kadınları hem kimlikleri hem de cinsiyetleri üzerinden susturmaya çalışmaktadır.
Bu, bilinçli ve ideolojik bir saldırıdır. Bu saldırı, ırkçılık ve cinsiyetçiliğin nasıl iç içe geçtiğini açıkça göstermektedir. Kürt kadınları, erkek egemen ve milliyetçi düzenin çok katmanlı şiddetine maruz bırakılmaktadır. Tribünlerde atılan sloganlar “öfke” ya da “tezahürat” değil; açık bir nefret suçudur.”
“BARIŞ MÜCADELESİ YÜRÜTEN TÜM KADINLAR YALNIZ DEĞİLDİR”
“Spor alanları; barışın, eşitliğin ve bir arada yaşamın mümkün olduğu mekanlar olmak zorundadır. Ancak cezasızlık politikaları sayesinde bu alanlar, kimi taraftar grupları eliyle nefretin ve şiddetin sahnesine dönüştürülmektedir.
Yetkilileri, bu saldırılar karşısında sessiz kalmamaya; sorumlular hakkında derhal işlem başlatmaya çağırıyoruz. Cezasızlık, bu dili büyütmekte ve yeni suçların önünü açmaktadır.
Bizler Bingöl Kadın Platformu olarak biliyoruz: Barış, kadınları susturarak değil; kadınların mücadelesini tanıyarak ve güçlendirerek mümkün olur. Kürt kadınlarının yürüttüğü barış mücadelesi, bu coğrafyada demokratik ve eşit bir yaşamın temelidir. Leyla Zana yalnız değildir. Barış mücadelesi yürüten tüm kadınlar yalnız değildir.
Irkçılığa, cinsiyetçiliğe ve kadın düşmanlığına karşı susmayacağız. Nefrete karşı barışı, erkek egemenliğine karşı kadın dayanışmasını büyüteceğiz.”
HABER MERKEZİ
