Bingöl
09 Mayıs, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.26
  • EURO
    34.86
  • ALTIN
    2415.3
  • BIST
    10268.58
  • BTC
    61938.32$

OKULLAR AÇILIRKEN

13 Eylül 2023, Çarşamba 18:30
OKULLAR AÇILIRKEN

Bugüne kadar görev yapmış bütün İl Milli Eğitim Müdürlerimiz saygıdeğer olup kendi çabaları ile eğitim camiasına mutlak anlamda az veya çok hizmet etmiş, bıraktıkları eserlerle iz bırakanlar olmuştur.
Yapılan hizmetlerin takdir yetkisi elbette ki saygıdeğer halkımızın ve camianın takdirlerine matuftur. Arzumuz odur ki, daha önce tespiti yapılmış aşağıdaki sorunların çözümü konusunda gayret sarf edilmiş olsun.
1-Yüksel sirkülasyon
2-Bireysel yetkinliklerde noksanlık
3-Performans düşüklüğü
4-Akademik çalışmalarda yetersizlik
5-Oryantasyum ve çevreye uyum
6-Davranış ve iletişim hataları
7-Rol model olamama
8-Disiplin zafiyetleri
9-İdari sorunlar
10-Öğrenci davranış sorunları
11-Ders çalışma yetersizlikleri gibi yöneticilerimizin uhdesinde olup okul, eğitim ve öğrenci penceresinden bakıldığında herkesin birinci hedefi en iyi okul, puanı en yüksek okul, eğitim kalitesi en yüksek okul.
Uzmanların görüşlerine göre önemli olan okul değil kesinlikle öğrencidir. 
Bu yüzden ‘iyi okul yoktur, iyi öğrenci vardır’ görüşü ağırlık kazanmaktadır. İyi öğrenci nerede olursa olsun kendisine bir çıkış yolu bulur, zirveye tırmanabilir. Velilerimiz, maalesef çocukları A okuluna gitsin diye çırpınmaktalar, varlarını yoklarını oraya harcamaktalar. Oysa geriye baktıklarında beklentilerinin başka başka çıktığını göreceklerdir.
Yapılması gereken, çocuğun hayalleri doğrultusunda doğru hedef koymalarıdır.
Dünyada en değerli yetenek yaratıcılıktır. Biz veliler maalesef yaratıcılığı köreltiyoruz. Testlere mahkum ediyoruz. Durum böyle olunca okullarımızın başarısı da sınavlara endeksli hale gelmiş olur.
Okuduğunu anlamada sonuncu sıralardayız. Eğitimi vasat olmaktan çıkarmak gerekir. Eğitim kalitesinin sorgulanması gerekiyor. Teşekkür, takdir bolluğundan (gazından) vazgeçilmesi gerekiyor. Olmayan başarıya sevinmenin gereği yok. Geçmiş yıllarda 17 milyon öğrencinin 9 milyonu takdir beldesi almış. Dolayısı ile hedefimiz olmalı, çok çalışmalı, kendimize inanmalı ve takım çalışması tek amacımız olmalıdır.
Bir kurumu yönetirken; yöneticilerin, idarecilerin mesaiye riayeti, adil, dürüst, herkese eşit politika uygulamayı, yönetimin iyi niyetini kötüye kullanmamayı, göreve bağlılığı, kanun yönetmelik, tüzükleri uygulamada sadakati, görevi kötüye kullanma, ihmal, kayıtsızlık, vurdumduymazlık gibi olumsuzluklardan uzak durmayı, söylediğini yapan, yapabileceğini söyleyen idareci olmayı şiar edinmiş; yanlış iş yapıp başkalarının takdirini kazanmaktansa, doğru iş yapıp her türlü riski almayı, günün adamı değil, hakikatin adamı olmayı, hak vererek adil olmayı gaye edinmiş şahsiyetlerin halkın nazarında itibar sahibi oldukları, baş tacı ve takdir edildikleri malumdur.
Öte yandan suya sabuna dokunmamak, hiç kimsenin yanlışını, eksiğini söylememek, hak etmediğine vermek, bu böyle olmaz diyememek, yanlışlara, olumsuzluklara, hatalara, kanunsuzluklara ses çıkarmamak, geç gelene, erken gidene, izinsiz, mazeretsiz görev yârini terk edenlere göz yummak, göreve gitmeyenlere (şayet varsa) tolerans tanımak, kimseyi uyarmamak, ikaz etmemek, kimsenin eksiğini tamamlamamak, yaptığı yanlışı mevzubahis etmemek gibi davranışlar sergileniyorsa, insanlar, çalışanlar da maalesef bu hasletlerden ziyadesiyle memnun olacaklardır.
Yöneticiler şu önemli sözü dikkate almalılar diye düşünüyorum. 
“Bir buyruğun altındaki mühür kime ait olursa olsun sen o buyruğun gereğini yerine getirmeden önce vicdanına danışacaksın.”
Yeni bir eğitim öğretim yılına başlarken saygıdeğer yöneticilerimizden bu beklentilerle birlikte ilimizin eğitim-öğretimine katkılarından dolayı bir vatandaş olarak teşekkür ediyorum. İlimizin eğitim çıtasının yükseltilmesi için gayret gösteren tüm eğitimcilerimize, öğretmenlerimize başarılar diliyorum.

Eski Milli Eğitim Müdür Yardımcısı ve Eğitim Uzmanı Ali Berdibek

Yorum Yazın