Biraz da icraat yapsak!

3 Aralık Dünya Engelliler Gününü, yine bir günlüğüne yayınladığımız süslü laflarla geride bıraktık.

4 Aralık olunca unuttuk engelli vatandaşları, normal hayatımıza döndük.

Belki 3-5 kişiye hediyeler vererek onları mutlu ettiğimizi sandık ama sorunlarını çözme konusunda adım atmadık.

Gelin bu özel günlerde süslü lafları bırakalım.

Evet; bugünün sağlıklı bireyleri olarak hepimiz yarının birer engelli adayıyız.

Evet; engelli bireylerimiz, toplumdaki bütün bireyler gibi, hayatın her alanında ve kimseye muhtaç olmadan hayatlarını idame etme hakkına sahiptir.

Evet; sevgi, dayanışma ve empati ile şehrimizi daha erişilebilir hale getirmek, engelli kardeşlerimizin hayatlarını kolaylaştırmak için hep birlikte çalışmalıyız.

Ama bunları söylemde değil, eyleme geçirerek yapmalıyız.

Yıllardır ilin yetkilileri olarak sizler, siz gidince yerinize gelen diğerleri aynı süslü mesajları dile getiriyor. Yani yöneticiler değişiyor ama söylemler ve sorunlar değişmiyor.

Ben de yıllardır ısrarla söylüyorum; engellileri gerçekten düşünüyorsanız, bunu söylemlerinizle değil eylemlerinizle gösterin.

Engellileri hatırlayın elbet ancak sadece bir güne özel süslü mesajlarla değil.

Siz, engellilerin yanında olmak istiyorsanız, onlara şehirde rahat edebilecekleri yaşam koşulları oluşturun.

Mesela; engellilere özel resim, tiyatro, el sanatları, saz…, spor kursları açın.

Engelliler için şehrin belirli noktalarında WC’ler yapın.

Sadece ana caddede değil, şehrin bütün cadde ve sokaklarını engellilerin rahat yol alabileceği şekilde düzeltin.

Kaldırım kenarlarında su arkları yaparken bir zahmet engelliler için engel oluşturmayın.

Kurumlarınızı engellilerin tüm birimlere rahatlıkla ulaşabileceği şekilde düzenleyin.

Engelliler için şehirde dinlenme noktaları oluşturun.

Engellilerin sosyal aktivitelere katılabileceği alanlar oluşturun… ki engelli vatandaşlarımız da bu şehrin birer parçası olduğunu hsin.

3 Aralık Dünya Engelliler Gününde açıklama yapan engelli dernekleri, Bingöl’de en önemli sorunlarının erişebilirlik olduğunu söylüyor.

Kaldırımlar işgal altında, engelli rampaları önüne araçlar park ediliyor, normal insanın zor çıkabileceği göstermelik engelli rampaları yapılıyor.

Engelli dernekleri bas bas bağırıyor: “Bizim esnaf kardeşlerimizden, ağabeylerimiz, küçüklerimizden ricamız, lütfen kaldırımları işgal etmeyelim. İlimizin sorununu biran önce çözelim. Uygunsuz araç parklarından vazgeçelim, binaları yaparken engellileri de düşünerek yapalım.”

Yine aynı günün akşamında sahnelenen tiyatro gösterisinde, engelli bireyler, fırsat verilmesi durumunda her türlü engeli aşabileceklerini belirtiyor.

Gelin kulak verelim bu insanlara, kaldırımları işgal etmekten vazgeçelim, kurslar açalım, eğitelim bu insanları.

Gelin biraz samimi olalım, süslü mesajlarımızın gerekliliğini yerine getirelim, engelli vatandaşlarımızın yaşam koşullarını iyileştirelim.

Gelin biraz samimi olalım, bu güne özel dile getirilen sorunları görmezden gelip kulaklarımızı tıkamayalım, bir mesaj yayınlayarak görevimizi yaptığımızı zannetmeyelim.

Bingöl’de bulunan engelli sayısı sizin 3 Aralık’ta gördüklerinizden çok daha fazla. Belki siz 10, 20, 100’ünü gördünüz ama kapalı kapılar arkasında yaşana 24 bine yakın engelli var bu şehirde.

Haydi! İlimizin sevgili yöneticileri, sevgili esnafları kulak verin bu insanlara.